Tanıklarından 1 Mayıs
Söyleşi: Cengiz Kılçer
1 Mayıs 1977 günü, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı kutlamak üzere ülkenin farklı illerden İstanbul Taksime akan 500 bini aşkın insan DİSK önderliğinde Taksim Meydanında yerlerini aldılar. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) kurucusu ve ilk genel başkanı Kemal Türkler’in konuşmasının sonuna doğru alanın her tarafından silah sesleri duyulur. Taksim Sular İdaresi üstünden ve Intercontinental otelinden açılan ateş sonucu kitle can havliyle kaçmaya başlar. Katliam sonucu 34 kişi ölmüş yüzlerce kişi ise yaralanmıştır.
1 Mayıs 1977 katliamının ardından Taksim Meydanı kitlesel gösterilere yasaklanır ve kapatılır. 1979’da Türkiye İşçi Partisi lideri Behice Boran bu yasağı tanımadığını şu sözleriyle açıklar: “Hükümetin, sıkıyönetim araçlarıyla yürüttüğü anti demokratik baskı politikasını, uyanık bekçiliğine anayasanın emanet edildiği yurttaşlardan biri olarak, protesto ediyorum. Bu protestomu dile getirmek için 1 Mayıs 1979 günü sokağa çıkıyorum”. 1 Mayıs 1979 günü İstanbul Merter’deki DİSK Genel Merkezi’nden Taksim’e yürüyüş geçen yürüyüşe geçen kitleye jandarma ve polisler saldırır ve Behice Boran, partiler gözaltına alınır. Boran, polis dipçiği ile yaralandığında 69 yaşındaydı. İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi’nde hâkimin Merter’den Taksim’e nasıl gidecektiniz sorusuna Behice Boran şöyle yanıt verir: “dinlene dinlene…”
Yeni Ülke Dergisi olarak hem 1 Mayıs 1977 katliamına tanık olan hem de 1 Mayıs 1979 günü İstanbul Merter’deki yürüyüşe katılan sosyalistlerden o günlere dair aldığımız demeçleri paylaşıyoruz.
Yazının tamamına erişmek için abone olmalısınız. Tıkla, abone ol