Yeni Bir Cumhuriyetin Eşiğinde Bir Aydın: Yalçın Küçük
Okan İrtem
Sosyal demokrasi sözcüğü sol siyasi tarihe kakılarak yazılmıştır. Yalçın Küçük ise entelektüel faaliyetinin önemli bir kısmını sol siyasetten söz konusu demokrasi damgasını kazımaya hasretmişti. Kendisini demokrat saymıyordu; bu sözcüğü hakaret kabul ettiğini dahi dile getirmişti. Türkiye İşçi Partili olarak tarif edilmeye ise itirazı yoktu. 60’lı yılların başında Devlet Planlama Teşkilatı’nda (DPT) plancı olarak çalıştığını da biliyoruz. İlginç bir biçimde, henüz entelektüel dünyaya adım attığı bu gençlik yıllarında DPT’lilerdeki yaygın siyasi eğilime rağmen, sosyal demokratlarla yakınlaşmamıştı. 70’li yıllarda sol yapılarca benimsenen “MHP’ye karşı Ecevit CHP’si ile birlikte hareket etme” anlayışının da hemen her zaman karşısında yer almıştı. MHP ile Ecevit CHP’sini “birbirlerinin varlığına muhtaç düşman kardeşler” olarak görüyordu. Doğan Avcıoğlu’nun başarısızlıkla sonuçlanan 9 Mart 1971’deki ihtilal teşebbüsünün ardından Yön çevresindeki aydınlar arasında hızla gelişen “sosyal demokratlaşma” eğilimine de mesafeli durmuştu. Hem 60, hem de 70’ler süresince Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) önemli isimlerinden biri oldu.
Yazının tamamına erişmek için abone olmalısınız. Tıkla, abone ol