İktisat

Haydi Zengin Olalım; “Kripto Paralar”

Deniz Olcay

Özellikle son 1,5 – 2 yıldır sosyal medyayı ara sıra takip eden, bir iki tane “girişimci”, zengin olma hayaliyle yanıp tutuşan arkadaşa sahip herkes kripto paralar konusunu duymuştur. Bu yazıda “kripto para nedir?” konusuna kısaca değineceğiz, biraz teknolojisinden ve çıkış felsefesinden konuşup, bir silah olarak emekçilere nasıl döndüğünden bahsedeceğiz.

Nereden Çıktı Bu Kripto Paralar?

Kripto paralar ya da dijital paralar 1980’li yılların sonunda ve 1990’lı yılların ilk yarılarında Digicash, Bit Gold gibi isimlerle ortaya çıkan 2010’lu yıllarda Bitcoin ile farklı bir noktaya evrimleşen ve altcoinlerle çeşitlenen sanal paralar olarak tanımlanabilir.

Kâh düşmesi kâh yükselmesiyle gazetelere konu olan kripto paralar, kiminin parasını yirmiye katladığı, kimisinin emekli ikramiyesini batırdığı değişik bir “yatırım” aracı olarak karşımıza çıkıyor. Bitcoin, herhangi bir aracıya, merkeze ve yöneticiye ihtiyaç duymayan bir sistemdir ve temelinde blok zincir teknolojisi vardır. Kullanım alanı sadece Bitcoin demek olmayan, bu blok zincir teknolojisini önümüzdeki yıllarda sıkça duymaya devam edeceğiz fakat konumuzdan çok uzaklaşmamak için teknik meselelere bu yazıda daha fazla girmeyeceğiz.

Herhangi bir merkeze bağlı olmayan para fikri, kimileri için devletlerin para piyasasındaki gücünü zayıflatan, gücü teknolojiye ve topluluğa dağıtan yenilikçi ve devrimci yaklaşımı ile kimileri için de özellikle kayıt dışılığın ardında “istediğini yapabilme” özgürlüğü ile büyük heyecan uyandırdı. Son dönemde popülerleşmesini sağlayan ise Bitcoin ile başlayıp sayıları her gün artan kripto paraların borsalarda inanılmaz denilecek oranlarda yükselmesi ve düşmesi oldu.

Kimi devletlerin destekleyeceğiz/engelleyeceğiz çıkışları, Elon Musk gibi manipülatörlerin şirketlerinde kullandırıp kullandırmayacaklarına dair açıklamaları ile kripto paralar bir indi, bir çıktı, bir indi, bir çıktı. Bütün bu hareketler sanayideki çıraktan, fabrikatöre, avukattan, öğrenciye kısa yoldan zengin olmak isteyen her sınıftan insanın bu alana daha fazla yönelmesi gibi bir sonucu ortaya çıkardı.

 

Baretlerimizi Takıyoruz; Kripto Para Madenciliği

Kripto paralar madencilik adı verilen, temel olarak bir kod bloğunun bulmaca çözer gibi çözülmesiyle ve sistemde yapılan para değişimi işlemlerinin onaylanmasıyla sıfırdan kazanılabilmektedir. Teknik olarak bu blokların bir sonu vardır ve kazanımı gitgide zorlaşmaktadır. Bitcoin madenciliği hem bu alanda kullanılan teknolojik cihazlara (ekran kartları vs.) ilgiyi arttırdığı ve bu cihazların fiyatlarını oldukça yükselttiği için hem de bu cihazların enerjiye olan yoğun ihtiyaçları sebebiyle kârlı olmaktan çıkmıştır.

Bugün ulaştığı değeri belirleyen şey ise kazanılmasının zorluğundan ziyade alınıp satılmasını sağlayan borsalardır. Bitcoin’in popülerliği altcoin denen alternatiflerinin de sayısını her geçen gün arttırmaktadır. Neredeyse her gün yeni bir kripto para çıkmakta, kimi zaman bir şakadan kimi zaman bir futbol kulübünün sponsorluğunda bu devleşen dünyaya eklenmektedir. Sonuçta ortada bir merkez yoksa yeni kripto paraların çıkmasının önüne kimsenin geçmesi de mümkün değildir. Teknik olarak isteyen herkes aynı bir devlet gibi kendi parasını çıkarabilir (şimdilik basabilir demiyorum) ve piyasaya sürebilir. E tabi piyasa dediğimiz “muhteşem” yapı insanların kullanım ve/veya takas için kabulünden öte bir şey değildir zaten. “Para dediğimiz meta değişim aracı da aynı değil mi?” diyebilirsiniz. Para konusu iktisatla ilgili bir konudur, değeri ve değersizliği üzerine uzmanlar ve sevgili hocalarımız bu sayfalarda yeterince yazıyorlar zaten, fakat kripto paralar iktisadın konusu olmaktan çıkmıştır ve zengin olma hayalini pompalayan ideolojik bir aygıta dönüşmüşlerdir.

 

Haydi Para Kazanalım

Kolay para kazanma hayali, çıkan her yeni kripto parayla birlikte bir fırsat olarak pompalanmakta, “kripto paraların felsefesi”, “grafik okuyuculuk”, “bu işin bir bilimi var” gibi çekici isimler konularak, yüzlerce dolara satılan eğitimleri organize eden kişiler tarafından da yeni bir iş kolu olarak değerlendirilmektedir.

“Eve götürecek ekmek bulamıyorsan senin suçun, bu işten fazlasıyla kazanırsın”, “Paran mı yok? Git kredi çekip kripto para al”, “Biraz takip edip stop koysan batma şansın yok” gibi konuşmaları twitterdan, instagrama her sosyal mecrada görebilirsiniz. “2 ayda hem villa hem de sıfır araba aldım” diyeni de “Atölyemi ipotek ettim, Bitcoine yatırdım ama batırdım” diyeni de aynı mecralarda görmek mümkün. Emin olun hiçbiri yalan değil. Ortada büyük bir kumar var ve çok büyük kazanabilirsiniz ya da çok büyük batabilirsiniz. Kazanmanın en önemli koşulu piyasaları domine eden büyük yatırımcılardan önce kripto parayı almış olmanız ve onlar doyuma ulaşma noktasına gelip satmadan satıp çıkmış olmanız (büyük yatırımcıların yerine büyük çoğunluğu da koyabilirsiniz). Bu şansa ulaşmanız için size bir bilgi geldiyse de bilin ki çok çok büyük bir ihtimalle batacaksınız demektir. Çünkü o bilgi size kadar ulaştıysa ya herkes tarafından zaten biliniyordur ya da gerçek değildir ve her iki olasılık da sizi iflasa kadar sürükleyebilir.

Bir de sürekli grafik okumaya çalışıp al/sat yapan, parasını farklı tiplerde kripto paralara dağıtarak riski en aza indirmeye çalışanlar var. Tabi bu piyasada riski en aza indirmek demek “o büyük şanstan” yararlanma ihtimalinizi de azaltacaktır. Aynı zamanda uykusuz geceler ve stresli günlerin sonunda cebinize yine para girmeme ihtimali girme ihtimalinden hayli yüksek olacaktır.

Geleceği parlak olduğu söylenen yeni kripto paralardan henüz ucuzlarken üçer beşer alıp kenara atıp, 1-2 sene sonra Bitcoin gibi yükselmelerini beklemek de başka bir kumar oynama halidir.

Bu işten para kazanma yolu mahalle kahvesinde barbut oynamaktan farklıdır. Çünkü mahalle kahvesinde barbut oynamak hem “avamdır” hem de günün sonunda tokatlayabilecekleriniz (tabii bir temiz dayak yemezseniz) sadece sizinle barbut oynayan kişiler olacaktır. Oysa kripto para borsalarında oynarsanız hem konforunuzdan ve güvenliğinizden taviz vermeyecek hem de yüzünü bile görmediğiniz yüzlerce kişinin cebine elinizi daldırırken çok daha fazlasını kazanabileceksiniz. Ne kadar temiz değil mi!

Güvenli dedik ama sakın aldanmayın. Thodex vs. gibi bu işten para kazanma hayali kuranlara kolay işlem ortamı sunan büyük ve organize çetelerin eline düşerseniz yine sizi kolay yoldan zengin edecek birikimlerinize veda edebilirsiniz. Tabi “Koskoca bankalar batıyor, onlar çete değil mi?” diye sorabilirsiniz ama emin olun ki bu sorunun cevabının bir önemi yok.

 

Kara para aklamada kripto paralar

Kumar kısmını, büyük çoğunluğun parasının küçük bir azınlıkta toplanmasıyla bu piyasada zengin olunabileceğini şimdilik bir kenara bırakalım. Takip edilemeyen para hareketleri sizi izleyen “büyük birader” yani devletten saklanmanıza yardımcı olabilir. Böylelikle kimse bilmeden ve gerekmedikçe yüksek vergileri ödemeden istediğiniz cihazı veya malı alıp satabilirsiniz. Ortada devletin kontrol edemediği bir yapı olduğu sürece istediğiniz gibi at koşturmak mümkün. Tabii siz bu kripto paraları spor olsun diye bisiklet, oyun konsolu, satışı engellenmiş tütün cihazları vs. alırken kullanma hayali kurarken gerçekten büyük miktarda paraya sahip olan uyuşturucu kartelleri, silah kaçakçıları, sanat eseri tacirleri de bu ortamı rahat rahat kullanabilmekte. İnternet üzerinden uyuşturucu satışları Bitcoin sayesinde rahatlıkla ve iz bırakmadan yapılabilmekte. Yani kimilerince “devletin” sonunu getireceği düşünülen yapının kendisi karanlığı daha da güçlendirmekte, alıcısının ve göndericisinin belli olmadığı her türlü gayrimeşru iş ilişkisi için harika bir araca dönüşmekte.

Merkez bankalarının sonu mu? Hadi inşallah…

Bir şaka sonucu ortaya çıkan Dodgecoin isimli kripto paranın Elon Musk’ın attığı bir tweet ve şirketi üzerinden yaptığı yatırımla fiyatının birden fırlaması, kimi ülkelerin Bitcoin’e ticarette izin vereceğini açıklaması, bazı şirketlerin ürün satışında kripto paraları kabul edeceğini söylemesi ve hatta etmesi gibi durumlar neredeyse her gün karşımıza çıkar oldu. Piyasalarda parayı basan kurumların etkisinin azalacağını ve hatta onlara olan ihtiyacın ortadan kalkacağına dair fikirler de tabi bunlarla birlikte yazılır, konuşulur durumda. Tabii bu teorileri ortaya atanlar emperyalist devletlerin, uluslararası tekellerin, sermaye sahiplerinin bir sınıf olarak yeryüzündeki kaynakları (hammadde, enerji vs.) yönetmekten gönüllü olarak vazgeçeceklerini düşünüyor olamazlar. Bu saydıklarımızın kontrol etmediği ve çoğunluğun yararına olacak kripto veya değil para ile ilgili bir gelişmenin olması beklentisi gerçekçi değildir. Olsa bile her kriz döneminde olduğu gibi yine bir yolunu bulup bundan kârlı çıkacak olan onlar olacaktır.

Kripto para ile Yeni Ülke abonesi olabilir miyim?

Yeni Ülke dergisi bugün kolay para kazanmanın yollarından biri haline geldiği, bireysel kurtuluşun mümkün olduğuna dair inancın propaganda edildiği kripto para piyasalarının emekçi sınıflar açısından sahte bir umut kaynağı olarak görülmesine dair de mücadele edecek. Kurtuluşun sanal olan veya olmayan “kahramanlarda” değil sınıf mücadelesinde olduğuna dair yazmaya devam edeceğiz. Bu nedenle ifade etmeliyiz ki, kripto para ile Yeni Ülke abonesi olunamaz.

Comments are closed.

0 %